DENEMELER (MONTAIGNE)

“Kendimizi Tanımak”, “Aşk Üstüne”, “Dırdırcılar”, “Mutluluk”,
“Yaşayan Ölüler”, “Kitapların Değeri”, “Yaşamak Sanatı”...
Tekrar tekrar okumak, düşünmek için.
Montaigne.
Denemeler.



michel de montaigne
“Montaigne toplumun düzenini birdenbire değiştirmenin ortalığı tümüyle karıştıracağına inanır; fakat korktuğu şey yenilik değil, kargaşalıktır. Bir de eski değerlerin büsbütün ortadan kalkmasına razı değildir. İnsanlığın vardığı olumlu sonuçların yeni hayata mal edilmesini ister. (Önsöz II / 1950)”

      
                                         * * * * *

“Gerçekten de Montaigne yalnız Denemeler’ini yazmak için yaşamış gibidir. Bundan başka kitabı olmadığı gibi hayatının da bu kitaptan başka serüveni yoktur. (Önsöz III / 1952)”

                                               * * * * *

“Montaigne’in Avrupalılara öğrettiği en önemli yollardan biri de kendi düşüncemizi başkalarının düşüncesiyle zenginleştirmesini bilme yoludur. (Önsöz III / 1952)”

                                               * * * * *

“Hiçbir sorunda Montaigne: Ben sizin yerinize düşündüm, düğümü çözdüm; siz artık düşünmeyin, yalnızca benim dediğime uyun, demez. Hep: Bakın düşündükçe neler çıkıyor ortaya; siz de bir düşünün, kendi içinize ve çevrenize bakın, ipucu isterseniz işte benimki, işte Sokrates’inki, işte falan köylününki, der gibidir. Bir adım, bir adım daha derken kendimizi Montaigne’le birlikte hayata, insan düşüncesinin çıkabildiği tepelerin birinden bakar buluruz. (Önsöz III / 1952)”

                                               * * * * *

“Her insanda,  insanlığın bütün halleri vardır.”

                                               * * * * *

“Başkalarının bilgisiyle bilgin olabilsek bile, ancak kendi aklımızla akıllı olabiliriz.”

                                               * * * * *

“Benim yaptığım, bildiklerimi söylemek değil, kendimi öğrenmektir; başkasına değil kendime ders veriyorum. Ama bunları başkalarına da anlatmakla kötü bir iş yapmıyorum. Bana yararı olan bu işin belki başkasına da yararı olabilir.”

                                               * * * * *

“Kendinden aşağıya bakıp da kendi kafasına hayran olan adam, kendinden yukarıya, geçmiş yüzyıllara gözlerini kaldırsın; o zaman yüzlerce devin ayakları altında kalacak ve burnu kırılacaktır.”


                                               * * * * *

“Ezber bilmek, bilmek değildir; belleğimize emanet edilen her şeyi saklamaktır.”

                                               * * * * *

“Benim anlattığım dostlukta ruhlar o kadar derinden uyuşmuş, karışmış kaynaşmıştır ki onları birleştiren dikişi silip süpürmüş ve artık bulamaz olmuşlardır. Onu (Etienne de la Boétie: Montaigne’in en iyi dostu. İyi yürekliliği ve bazı şiirleriyle tanınmıştır.) niçin sevdiğimi bana söyletmek isterlerse bunu ancak şöyle anlatabilirim sanıyorum: Çünkü o, o idi, ben de bendim.”

                                               * * * * *

“Mızmız, dırdırcı insanları hiç sevmem; bu adamlar yaşamanın sevinçlerine yan çizer, dertlere can atar, dertlerle kaynaşırlar.”

                                               * * * * *

“Sokrates’e birisi için, seyahat onu hiç değiştirmedi, demişler. O da: Çok doğal, çünkü kendisini de beraber götürmüştür, demiş.”

                                               * * * * *

Issız yerlerde kendin için bir evren ol. (Tibullus)”


                                               * * * * *

“Bir amaca bağlanmayan ruh, yolunu kaybeder; çünkü her yerde olmak hiçbir yerde olmamaktır.”

                                               * * * * *

“İnsan kötü şeyleri, bilmediği, beceremediği için değil, canı istemediği için yapmamalı.”

                                               * * * * *

“Sokrates’in karısı: Ah! Bu insafsız yargıçlar! Seni haksız yere öldürüyorlar diye ağlayıp sızlanırken, Sokrates: Ya haklı olarak öldürseler daha mı iyi olurdu? demiş.”

                                               * * * * *

“Ruhta ve bedende rahatlık olmadıkça, döşek rahat olmuş neye yarar? Vücudumuza bir iğne, ruhumuza bir dert girdi mi, dünyalar bizim de olsa rahatımız kaçar.”

                                               * * * * *

“Sokrates’e: Otuz Zalimler seni ölüme mahkûm ettiler, dedikleri zaman: Doğa da onları! demiş.”



                                               * * * * *

“Okunu hedeften öteye atan okçu, okunu hedefe ulaştırmayan okçudan daha başarılı sayılmaz.”

                                               * * * * *

“Korku kimi zaman topuklarımıza kanat takar, kimi zaman da ayaklarımızı yere çiviler.”

                                               * * * * *

“Bizi komşumuzla kavgaya sürükleyen neden, hükümdarları savaşa sürükler; uşağınıza dayak atmanıza neden olan şey krala bütün bir ulusu mahvettirebilir. Onların istekleri de bizimkiler kadar sudandır, ama kudretleri daha fazladır; kral da, dilenci de aynı iştahla acıkırlar.”

                                               * * * * *

“Bizden korkanlardan gördüğümüz saygı, saygı değildir.”

                                               * * * * *

Gereğinden önce dertlenmek, gereğinden fazla dertlenmektir. (Seneka)”
                                          ▬    ▬      ▬
İlginizi çekebilir:
1.Düşünceler Sözleşince
2.Duyup Düşündükçe - Yusuf Ziya Ulusoy
3.Aşk, Sanat ve Servet - Çetin Altan

Bu Haftaki Tercihleriniz

BİR ÖMÜR BÖYLE GEÇTİ (Faruk Nafiz ÇAMLIBEL)

KAPLUMBAĞA TERBİYECİSİ (Emre CANER)

kitap performans ödevi

DEDE KORKUT HİKAYELERİ

ELA GÖZLÜ PARS CELİLE (Osman BALCIGİL)