RAMSES-II (Christian JACQ)

Ramses” serisinin ikinci kitabı: “Milyonlarca Yılın Tapınağı” Yakında tahta çıkacak Ramses’in macerası devam ediyor.

“Genç Ramses, boğaya kafa tutma cesaretini göstermişti. Hem de onu yenecek gücü olmadığı halde. Seti araya girmeseydi, boğa, Ramses’i boynuzlarıyla paramparça edecekti. Bu olay, Firavun olabilmenin ilk kuralını Ramses’in kalbine kazımıştı: Zayıfı güçlüye karşı korumak.”

                                               * * * * *

“Bağdaş kurup bakışlarını göğün derinliklerine diken Ramses bekliyordu. Bir firavun, sonsuzluğa ve yalnızlığa vurgun olmadıkça çölün insanı olamazdı. Kararı, taşların ve kumların içine gizlenmiş olan ateş verecekti. Ya onun ruhunu besleyecek ya da onu yok edecekti.”




                                               * * * * *

“Altmış yaşında, güven verici bir çehreye sahip olan Meba, Ramses’e düşmandı. Buna karşın, politik ve ekonomik görüşlerini beğendiği Şenar’ı destekliyordu. Geleceği sağlama almanın tek yolu, eskimiş görenekleri unutma pahasına da olsa, öteki ülkelerle ticaret anlaşmaları yaparak Asya ve Akdeniz’i içine alan büyük bir ortak Pazar kurmaktı. Silahları kullanmaktansa satmak daha kârlı değil miydi?”

                                               * * * * *

“Seti’nin oğlu barış içinde bir dünyanın düşünü kurmuştu, ama insanların çılgınlığı, ölen Firavun’un mumyalanma dönemine bile saygı duymuyordu.”   
                                   
                                               * * * * *

“ ‘Masum insanları öldürmek…’
‘Menelaos bir savaşçıdır. Onun gözünde iki çeşit insan vardır: müttefikler ve düşmanlar.’”

                          * * * * *

“Bizim ölümümüz kapkaranlık bir şeydir, bu doğru, ama savaşma isteği, basit bir sağ kalma arzusundan çok daha şiddetlidir.”

                          * * * * *

“ ‘Diplomasiyi eleştiriyor musun?’
‘Her şeyi karmakarışık ediyor. Oysa yaşam çok sadedir: bir yanda iyilik, bir yanda kötülük. Bu ikisinin arasında hiçbir anlaşma olamaz.’”                           
                
                                               * * * * *

“ ‘Majestelerinin sarayı, krallıktaki bütün gözü doymaz ve ikiyüzlülerin bir araya gelerek oluşturduğu bir topluluk. Sanki babalarının çiftliğinde buluşmak için birbirlerine randevu vermişler. Babanızın sağlığında onun şimşeklerinden korktukları için gizleniyorlardı. Ama o ölür ölmez, çölde sağanak yağmurdan sonra çıkan çiçekler gibi, gizlendikleri yerden çıktılar.’”

                                               * * * * *

“Saltanat sürmeye mahkûm edildin Nefertari. Talihine karşı
mücadeleyi bırak. Irmakta yüzer gibi, bırak kendini onun akıntısına.”

                                               * * * * *

“Kral olmak ve bilge olarak kalmak kolay değildir herhalde. İnsanlar kötülüğe eğilimli ve hilecidir.”

                                               * * * * *

“Tarım Bakanlığı’nın büroları, çalışkan ve becerikli kâtiplerle dolu, ama bana, doğayı seven ve sırlarını sezinleyerek onlara yön verebilecek bir adam gerekli.”

                                               * * * * *

“Kral olmadan önce, sakin bir ülkeyi yöneteceğimi sanıyordum. Oysa bu ülkede sıradan insanların yaşadığını unutmuşum. Onlara, Maât yasasına ihanet etmek ve babamın ve atalarının eserini yıkmak için birkaç hafta yeter. Uyum, hazinelerin en dayanıksızıdır. İşleri biraz gevşetecek olsam, kötülük ve karanlıklar ülkeye sahip olur.”

                                               * * * * *

“Ellerine bir servet emanet edildiği zaman kolaylıkla yoldan çıkabilirler.”

                                               * * * * *

“ ‘Onunla çatışmaya girişmekten korkmuyorum, ama…’
‘Sadece kendi çıkarın için harekete geçmiş olmaktan mı korkuyorsun?’
Ramses, havuzun mavi sularındaki görüntüsüne baktı.
‘Düşüncelerimi okuyorsun.’
‘Senin eşin değil miyim?’”

                                               * * * * *

“Yılanlar ve akrepler bazen insan biçimine de girerler ve hızla çoğalırlar.”

                                               * * * * *

“Bu adamlar iyi insanlar, ama çok ürkekler. Sürekli olarak yetkilerinin elinden alınması korkusuyla yaşıyorlar. Onları yerlerinde bırak, sana ihanet etmeyecekler.”

                                               * * * * *

“Genç hükümdar tehlikeyi pek önemsemediği için Ramses’in güvenliğini sağlamak sürekli bir çaba gerektiriyordu. İnsan şansına bu kadar güvenirse onu bir gün kaybedebilirdi.”

                                               * * * * *

“Uyanık ol Ramses. Çevrendekilerin dalkavukluğu seni sınırsız bir kendini beğenmişliğe sürükleyebilir.”

                                               * * * * *

“Akışına karşı gelmeye çalışanlar onun dalgalarıyla sürüklenmeye mahkûmdur.”
                                         ▬     ▬    ▬

Kitapla ilgili yorumum:
Ramses serisi macera tutkunları için doğru bir seçim. Okumaya beş ciltlik kitabın hangi cildinden başlarsanız başlayın konuya hâkim olabilir, romanı rahatlıkla tamamlayabilirsiniz; çünkü her kitapta, geri dönüşlerle, geçmişteki olay ve karakterlerden söz ediliyor. Bütün ciltleri sırasıyla okumuş biri olarak size tavsiyem kitapları sırasıyla okumanız yönünde olur. Böylelikle son sayfalarda bir firavunun tüm yaşamını bir film gibi gözünüzde canlandırabilirsiniz. Serinin beş kitap olması gözünüzü korkutmasın çünkü hepsi de anlatımı ve konusuyla su gibi akıyor.

Bu Haftaki Tercihleriniz

BİR ÖMÜR BÖYLE GEÇTİ (Faruk Nafiz ÇAMLIBEL)

KAPLUMBAĞA TERBİYECİSİ (Emre CANER)

DEDE KORKUT HİKAYELERİ

YALNIZLIK PAYLAŞILIR (Halil CİBRAN)

ADSIZ ÜLKE (Alain-FOURNİER)